Günlük | : | 83 |
Haftalık | : | 849 |
Aylık | : | 4975 |
Toplam | : | 244392 |
13-17 Ekim 2014 tarihinde Antalya'da gerçekleştirilen hizmet içi eğitim programının son gününde aldığım kitabı, aynı gün Antalya-İstanbul-Hatay aktarmalı uçak yolculuğu sırasında bir solukta okudum.
Okudukça duygulandım ve her biri yaşanmış hikâyelerin satır aralarında gezinirken nemlendi gözlerim, düğümlendi boğazım…
Avazım çıkana kadar sustum…
Sonra derin bir tefekküre daldım havada; “Zor Çiçekler”i tahayyülde zorlandım. Zordu anlatabilmek onları; Kimsesizdiler, sessizdiler…
Kim bilir ne fırtınalar kopuyordu yüreklerinde?
Adı üzerinde; “Zor Çiçekler”.
Gerçekten de güzel bir isim. Bu yüzden kitabın adı oldukça manidar. Zira bu kitap Hulusi Armağan Yıldırım'a onlardan yadigâr.
Kitabın her satırında kendinizden bir şeyler bulmanız mümkün. Yurtların, yuvaların havasını solumuş her fert aynı dert ve sıkıntıları mutlaka yaşamıştır. Yazarının bizzat yaşadığı olayları sadece isimlerini değiştirerek kendi yurt ve yuvalarınıza uyarlayabilirsiniz.
Yazar, her biri farklı zamanda yaşanmış olayları olduğu gibi aktarmış. Anlatım oldukça sade ve yalın. Beğenilme kaygısı gütmeden, abartı ve süslemelere yer vermeden sade ve direk anlatımla kaleme almış hatıralarını.
192 sayfadan müteşekkil kitapta birbirinden güzel 35 yaşanmış hatıra mevcut. “Zor Çiçekler” adı verilen bu kıymetli eserin kapak tasarımı ayrı bir güzellikte. İsim tercihi ve resim seçimi kitaba ayrı bir güzellik katmış. Fakat asıl güzellik kitabın içinde isimleri telaffuz edilen Yavuz'da, Ali'de, Gürkan'da…
Tabi bu isimler sembolik. Yaşamlarından kesitler sunulan çocukların gerçek isimleri yazarında mahfuz. Güzel olan da bu zaten.
Şimdi her biri çocuk sahibi olmuş o çocukların, müdür babaları zor olanı başarmanın mutluluğuyla adına “Zor Çiçekler” dediği bu güzel eseri meydana getirmiş. Bize de tebrik etmek ve ilgili yayınevinden sipariş ederek temin yoluyla destek olmak düşer.